2016 AVRUPA FUTBOL ŞAMPİYONASININ ARDINDAN

10 Temmuz 2016’da 15. Avrupa Futbol Şampiyonası sona erdi. Her şampiyonanın olduğu gibi bu şampiyonanın da dikkat çeken özellikleri oldu. Bu özellikleri aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz: - En başta daha elemelerin bir takım sürprizlerle sona erdiğini görmüştük. Nitekim Hollanda, Danimarka ve Yunanistan gibi eski şampiyonlar, bu şampiyonaya katılamadılar. Özellikle Hollanda’nın yokluğunun büyük bir eksiklik olduğu söylenebilir. - Şampiyonanın başlangıcından sonuna kadar terör olayları ile holiganların kavgası gündeme geldi. Şampiyona boyunca muhtemel terör olaylarından bahsedildi, terkedilen çantalar bulunarak patlatıldı. Bunun yanı sıra farklı ülkelerin taraftarları arasında yaşanan çatışmalar da Fransa polisini uğraştıran bir konu oldu. Rus-İngiliz taraftarlarının kavgasıyla başlayan çatışmalar, diğer ülkelerin taraftarlarına da kötü örnek oldu. İlginç hususlardan biri de özellikle Batı basınında Rus taraftarlarının üzerine gidilmesi, Rusya’nın turnuvadan diskalifiye edilmesinin istenmesi, Rus taraftarlarının yurtdışı edilmesi vs.dir. Hâlbuki Rus taraftarlar kendi aralarında kavga etmedi, başka ülkelerin çatışmaya girdiler. Bununla birlikte cezalandırılanlar yalnızca Ruslar oldu. Bu bağlamda belirtilmesi gereken önemli hususlardan biri de Fransız polisinin bu tür olaylara hazırlıksız yakalanmasıdır. Bu durumda Rusya’nın erken elenmesinden en fazla memnun kalanların başında Fransız polisi olduğunu söylersek abartmış olmayız. - Her ne kadar gerek UEFA, gerekse de FİFA son dönemde turnuvaların gerçekleştirildiği coğrafyayı genişletmeye çalışsalar da Fransa, 2016’daki şampiyonayla birlikte üçüncü kez Avrupa Şampiyonasına ev sahipliği yapmış oldu. Hâlbuki birçok önde gelen futbol ülkesi tarihlerinde birer kez bile bu hakkı elde edemediler. - Rusya, Ukrayna, Türkiye, Romanya, Çekya gibi Avrupa’nın hem coğrafya ve nüfus açısından büyük olan hem de futbol açısından geçmişte birer ekol olan ülkeler üç takımın çıktığı gruplardan çıkma başarısını gösteremediler. Hâlbuki özellikle ilk üç ülkenin teknik direktörü, şampiyonaya katılan takımların teknik direktörleri arasında en fazla maaş alanların başında gelmektedir. - 2016 Şampiyonası’nın önemli özelliklerinden biri de 5 takımın ilk kez şampiyonaya katılıyor olmasıdır. Bunlar, İzlanda, Kuzey İrlanda, Galler, Arnavutluk ve Slovakya’dır. İzlanda’nın İngiltere’yi elemesi, Galler’in ise yarı finale çıkması, aynı zamanda turnuvanın en önemli sürpriziydi. - Şampiyona öncesi favori gösterilen Almanya, İspanya, Belçika, İngiltere ve Fransa idi. Almanya ile Fransa’nın dışında diğer favorilerin beklentinin çok altında bir performans sergiledikleri söylenebilir. Şampiyonayı kazan Portekiz ise turnuvada belki de en iyi futbolu oynamadı, hatta grubundan üçüncü sıradan çıktı. Ancak Avrupa’nın önemli takımlarından olup neredeyse bütün büyük turnuvalara katılmış, ancak sergilediği başarılı performanslara rağmen şampiyon olmayı başaramamıştı. Dolayısıyla Portekiz fazlasıyla bu şampiyonluğu hak etmektedir. Diğer taraftan Portekiz, Avrupa Şampiyonaları tarihinde 90 dakikada yalnızca bir maç kazanarak şampiyon olan ilk takım oldu. - Bu şampiyona, artık küçük ülkelerin de iyi futbol oynayabileceklerini ve eleme gruplarında takımların üçüncü, dördüncü, hatta beşinci torbadan katılmalarının pek bir anlamının olmayacağını gösterdi. Nitekim şampiyonada son 16’ya katılan takımların neredeyse yarısı, 3. - 4. torba takımlarıydı. Diğer bir deyişle bundan sonraki süreçte eskisiyle kıyasla belirgin favoriler olmayacak, maçlar da daha zevkli hâle gelecektir. - Küçük ve daha önce önemli başarıları olmayan ülkelerin başarılı performans sergilemesi, bir kez daha millî takımlarla kulüpler arasındaki dengesizliği ortaya koydu. Bu bağlamda hiçbir takımının adı dahi bilinmediği İrlanda’nın dörder takımla Şampiyonlar Ligi’nde temsil edilen İngiltere’yi yenmesi, iyi bir örnek teşkil edebilir. Bu da liglerdeki lejyoner sayısı konusunu bir kez daha gündeme getirmektedir. - Türkiye’nin grubundan çıkamaması, Türkiye’de sporun gelişmediğinin de önemli göstergelerinden biridir. Türkiye, “spor” denildiğinde neredeyse yalnızca futbolun akla geldiği bir ülke olmasına rağmen futbolda da bir türlü istikrarlı bir çizgi tutturamadı. - Avrupa’nın en büyük ülkesi olan ve dünyadaki tek kutuplu düzene karşı çıkarak süper güç olma çabasında olan Rusya, bu şampiyonada da “futbol ülkesi” olmadığını gösterdi. Hâlbuki yukarıda da belirtildiği gibi özellikle Rus kulüpleri oyunculara, Rus Devleti de millî takımın teknik direktörüne çok büyük paralar ödemektedir. - Almanya, yarı finalde yenilmesine rağmen yine de Avrupa’nın ve dünyanın en güçlü takımlarından biri olduğunu gösterdi. Dolayısıyla 2018’de Rusya’da düzenlenecek dünya şampiyonasının da en büyük favorisi olarak kabul edilecektir. - 2016 Şampiyonası’nın diğer şampiyonalarından farkı ve aynı zamanda da şampiyonayı biraz daha sıkıcı yapan hususlardan biri de bugüne kadar pek tanınmayan bir futbolcunun yıldızının parlamamasıdır. Diğer taraftan meşhur oyuncuların da beklentilerin altında performans sergiledikleri söylenebilir. 2016 yılı, spor organizasyonları açısından zengin bir yıldır. Nitekim Avrupa Futbol Şampiyonası’nın sona ermesinden bir ay geçmeden Brezilya’nın Rio de Janeiro kentinde Olimpiyat Oyunları başlayacaktır. Son dönemde artan terör olayları ile spor dünyasında yaşanan doping skandallarının gölgesinde geçeceği Oyunlar’ın yine de spor severlere sporun ön planda olacağı zevkli günler geçirteceğini ümit ediyoruz.